Masal, Öykü ve Şiirlerle Liderlik Eğitimi
ANKARA ÜNİVERSİTESİ
II. Ulusal Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu (Gelişmeler, Sorunlar ve Çözüm Önerileri)
04-06 Ekim 2006
ANKARA
Çocuklar İçin Üretilen Edebiyat Kitaplarına Farklı Bakış Açılarından Çözümlemeci Bir Yaklaşım
Glasser’in Seçim Teorisi’ne göre, tüm insanlar genlerine kayıtlı beş temel ihtiyaçla doğarlar. Toplumda, her bireyin temel ihtiyaçlarını bilerek, seçimlerini bu doğrultuda alıyor olduğunun farkındalığını geliştirmesi gerekir. Gerek kendisiyle ilgili farkındalığı, gerekse kendisinden yola çıkarak, karşısındakilerin ihtiyaçlarını kavramış olan bireyler, gerek kişisel, gerekse toplumsal yaşamda, başarılı liderler olarak rol alabilirler.
Kişileri, önce kendi kendisinin, sonra ailesinin, meslek arkadaşlarının ve toplumun lideri olabilecek düzeyde geliştirebilecek en etkin yol, çocuk kitaplarıdır. Çocuk kitaplarıyla küçük yaşta buluşan çocuklar, farkındalığı geliştirerek, gerek kendilerini, gerekse başkalarını tanıma, özgürlükleri kavrama, çözüm yolları üretme yolunda, en hızlı gelişimi gösterirler...
Bu bildiride, yaşam içinde insanın öncelikle kendisinin lideri olması için çocuk kitaplarından destek alınabileceği vurgulanmaktadır.
Glasser’in Seçim Teorisi’ne göre, tüm insanlar genlerine kayıtlı 5 temel gereksinimle doğarlar.
Survival : Hayatta kalma
Love: Sevgi
Power : Güç
Fun: Eğlence
Freedom: Özgürlük
Toplumda, her bireyin temel ihtiyaçlarının ne olduğunu bilmesi ve yaşam içindeki seçimlerini bu ihtiyaçları karşılayacak yönde alıyor olduğunun farkındalığını geliştirmesi, kişisel gelişimi için öncelikli bir gerekliliktir. Bilmeliyiz ki, doğmak bizim seçimimizle olmasa da, yaşam, bizim seçimlerimizle şekillenir. Her ne yapıyorsak, bunu adım adım biz seçeriz. Bir başkasının yönlendirmesiyle yol aldıklarından yakınanlar ise yanılıyorlar, çünkü aslında ihtiyaçlarını en iyi karşılayan seçeneğin, başkasının yönlendirmesini kabul etmek olduğunu seçen yine onlardır, başkası değil...
Profesör Glasser’e göre, hayatımızdan yalnızca biz sorumluyuz, farkında olsak da olmasak da, çünkü sonuçta seçimleri yapan ya da yapmamayı seçen de biziz... (Choice Theory, A New Psychology of Personal Freedom,, William Glasser, HarperPerennial, HarperCollins, Şubat 1998)
Kendi ihtiyaçlarının farkında olan bireyler, başkalarının da aynı temel ihtiyaçlarla doğduğunu daha kolay kavrayabilirler. Nasıl ki biz, yaşam sürecimizde bu beş gereksinimimizi birden en çok doyurarabilen seçeneklerin peşindeysek, başkalarının da aynen bizim gibi ihtiyaçları olduğunu ve onların da bu ihtiyaçların doyurulması yönünde seçimler yapmanın peşinde olduğunu daha kolay kavrayabiliriz.
İşte bu noktada, -yani kendimiz kadar, başkalarının da ihtiyaçlarını anlama noktasında,- artık empati/özdeşim duyarlılığından söz edebiliriz.
Gardner’in Çoklu Zekâ teorisi, kimi disiplinlerde Duygusal Zekâ olarak da sınıflandırılan duygusal gelişim evrelerini ikiye ayırır: (Multiple Intelligences, The Theory in Practice, Howard Gardner, Birinci basım: BasicBooks’1999)